İnternet ve makine teknolojisinin hızla gelişmesiyle birlikte makineler daha akıllı ve kendi kendini yönetebilir hale geldi. Birçok makine veri toplama, işleme yeteneklerine sahipler. Gün geçtikçe veri üretme kapasiteleri olağanüstü artmaktadır. Öyle ki, daha verimli hale gelebilmek, istenen amaca ulaşabilmek için makineler olarak birbirleriyle veri paylaşımı yapar hale geldiler. Birbirleriyle paylaşım sonucu daha akıllı hale geliyor, bilinçli karar alma yetisine sahip oluyorlar.
M2M Haberleşme Nedir?
M2M açılımı Machine to Machine demektir. Türkçe anlamı ise; makineden makineye ya da makineler arası demektir. M2M haberleşme (iletişim), iki veya daha fazla makinenin daha önceden belirlenmiş kurallar, protokoller çerçevesinde haberleşme sağlamasıdır.
İlginizi Çekebilir: HMI Panel Seçimi
OECD (Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü) M2M haberleşmeyi; kablolu ve kablosuz şebekeler üzerinden sürekli iletişimde olan ancak bilgisayar sınıfına girmeyen cihazlar aracılığıyla genellikle internet ve benzeri yapılar üzerinden gerçekleştirilen iletişim olarak tanımlıyor.
Makinelerin birbirleriyle haberleşme sağlaması daha ziyade veri paylaşımı olarak yapılmaktadır. Bu paylaşım sürecinde hiçbir şekilde insan etkisi bulunmuyor. Cep telefonunuzdan evinizi kontrol etmeniz, klimanızı, çamaşır makinenizi, fırınınızı çalıştırmanız buna örnektir. Endüstri 4.0’ı kullanan sanayide ise bunun daha fazla örneğini görebilirsiniz. Dünyanın neresinde olursanız olun makinelerinizin kontrolünü yapabiliyorsunuz.
M2M Haberleşme Nasıl Yapılıyor?
M2M haberleşme temel olarak 3 alandan oluşuyor. Birincisi uygulama alanı olarak adlandırılıp, hizmetin başlangıç noktasını temsil ediyor. Bu uygulamaya göre kullanılan makinelerden biri otonom (kendi başına) olarak ya da bir kullanıcının tetiklemesiyle talep edilen hizmet için girdiyi sağlıyor. Kullanılan şebeke, uygulanan değişik protokollere göre veri elektronik forma dönüştürülüyor. Elektronik forma dönüştürülen veri, ikinci alan olan şebeke yönetim alanına taşınıyor. Bu alan vasıtasıyla da haberleşme sağlanacak diğer makine/makinelere iletiliyor.
Üçüncü alan ise diğer makine/makinelerin bulunduğu bölgedir. Bu alan M2M cihaz alanı olarak adlandırılıyor. Hizmetle ilgili girdinin işlenerek asıl işlemin yapıldığı alandır. Makineler arası iletişimde neredeyse sıfır insan etkisi bulunmaktadır. Ayrıca herhangi bir ara yazılıma da ihtiyaç yoktur. Haberleşmenin sağlanabilmesi için; sensör, kablosuz ağ veya hücresel iletişim bağlantısı, internete bağlı bilgisayar gerekiyor.
M2M Haberleşme Kaça Ayrılıyor?
Makineler arası haberleşme kablolu ve kablosuz olmak üzere ikiye ayrılıyor.
Kablolu İletişim; Makineler arası iletişimin kablolar aracılığıyla sağlanmasıdır. İletişimin sağlanmasında fiber optik, EtherCat, koaksiyel kablolar kullanılmaktadır. Kablolu internet olarak bilinen LAN ağındaki cihazlar arası iletişim buna en iyi örnektir.
Kablosuz ağın gelişmesiyle birlikte, kablolu iletişim daha az kullanılır hale gelmiştir. Bununla birlikte kablosuz sinyallerin erişime açık olduğu sistemlerde de kablolu sistem tercih edilebiliyor.
Kablosuz İletişim; Endüstri 4.0 diğer adıyla nesnelerin interneti ( IoT- Internet of Things) kablosuz iletişimin en büyük sağlayıcısıdır. Radyo dalgalarından 5G teknolojisine kadar her alanda görülmektedir. Bir noktadan başka bir noktaya belirli bir ağ sayesinde bağlantı sağlar. Bu iletişimi diğer iletişim yöntemlerinden ayıran en büyük özelliği iletim ortamı olarak havayı kullanmasıdır.
NFC, WiFi en çok bilinen ve yaygın kablosuz iletişim yöntemleridir. NFC sayesinde kısa menzilli olarak cep telefonundan veri aktarabiliyorsunuz. WiFi sayesinde de dünya üzerindeki birçok bilgisayar ve makine ile bağlantı kurabiliyorsunuz. Hücresel ağlar da kablosuz iletişimin kullanım alanlarından biridir. İlk zamanlarda kablosuz olarak kredi kartı okuyan POS cihazları gelişen teknoloji sayesinde 4G ve 5G teknolojisi kullanmaya başladılar.
